Az Bilinen Yeşil: Gelgit Enerjisi
Yenilenebilir enerji kaynakları denildiğinde en son akla gelen, çoğu kez gelgit enerjisidir. Gelgit, Güneş’in ve Ay’ın Dünya üzerinde uyguladığı kütle çekim kuvvetine bağlı olarak denizlerde ve okyanuslarda oluşturduğu döngüsel akıntılardan oluşan bir kinetik enerji kaynağıdır.
12 ve 24 saatlik periyodlarda gerçekleşen alçalma ve yükselme hareketleri, rüzgar ve güneş enerjilerine kıyasla benzersiz bir özellik taşıyor; öngörülebilirlik. Rüzgar ve güneş enerjileri hava şartlarına göre değişirken, gelgit enerjisi gelgit olayının öngörülebilen döngüsüne bağlıdır.
Gelgit teknolojileri, bu döngüdeki yüksek düzey ile düşük düzey arasındaki farktan faydalanır. Projeler, gelgit suyunun bir havuza dolmasını sağlayan bariyerler, gelgit barajları veya lagünleri üstüne kurulabilir, fakat çalışma prensipleri genel olarak aynıdır. Bariyerin dışındaki su çekildiğinde, havuzdaki su türbinler üzerinden akıtılır ve elektrik üretilir.
Gelgit enerjisi üretiminde en sık başvurulan yöntem, gelgit akımlarından yararlanmaktır. Bu yöntemde, suyun akış gücünü dönüştüren türbinler, gelgit akımlarının etkili olduğu bölgelere konumlandırılır. Suyun yoğunluğu havadan çok daha fazla olduğundan, rüzgar enerjisine göre daha çok elektrik üretilir.
Gelgitler, rüzgarın aksine, tahmin edilebilir ve düzenlidir. Bu sebeple, gelgit türbinlerinin olduğu yerlerde, kesintisiz ve güvenilir bir elektrik kaynağı elde edilir.
Gelgit enerjisinden faydalanmanın farklı bir yolu barajlar kurmaktır. Bu barajlar, gelgit akımlarının güçlü olduğu nehir ağızları, körfezler ve haliçler gibi yerlere kurulabilir.
Barajlar, farklı su seviyeleri oluşturarak türbinlere su akışı sağlar. Barajlardaki türbinler, bir nehir barajının nehrin gücünü kullandığı gibi gelgitin gücünü kullanır; gelgit yükseldiğinde baraj kapıları açılır, gelgitin zirve noktasına ulaşıldığında baraj kapıları kapanır ve bir havuzda suyun tutulması sağlanır. Su, daha sonra mühendislerin ayarladığı hızda türbinlere akıtılarak enerji üretimi gerçekleşir.
Gelgit enerjisi elde etmenin bir diğer yolu, gelgit lagünleri oluşturmaktır. Bir gelgit lagünü, bir kısmı doğal veya yapay bir bariyerle sınırlandırılmış bir okyanus suyu bölgesidir. Gelgit lagünleri haliçlere dönüşebilir ve içlerine tatlı su girebilir.
Gelgit lagünlerini kullanan bir enerji santrali, bir baraj gibi işlev görür; ancak barajlardan farklı olarak, bunlar doğal kıyı hattına inşa edilebilir. Türbinler, lagün dolduğunda çalıştırılarak kesintisiz güç sağlar.
Gelgit lagünlerinin doğaya etkisi çok azdır. Lagün setleri, taş gibi doğal malzemelerden yapılmış yapılardır; gelgit seviyesine göre, düşük gelgitte denizin üzerinde görünen ve yüksek gelgitte suya gömülen dalgakıranlar gibi davranırlar. Hayvanlar bu yapıların yakınında yüzebilir, daha küçük canlılar ise lagünlerin ekosisteminde yaşayabilirler.
Gelgit enerjisi, doğa tarafından sürekli olarak yenilenen, çevre dostu bir enerji kaynağıdır. Kullanımı sürecinde hiçbir atık oluşturmaz ve kaynağı doğal olduğu için yakıt gideri yoktur.
Bu alandaki teknik çalışmalar daha ileri götürüldüğünde, dünyanın enerji gereksinimini karşılayacak yeşil oyuncular arasına bir yenisi katılabilir.